Yeniden Kemalizm

Icinde Ne Var

 150,00

Stok kodu: 978-605-9385-48-0 Kategoriler: ,

Kitap Hakkında

Sayfa Sayısı

370

Yayınevi

Yazardan Direkt

Dil

Türkçe

ISBN

978-605-9385-48-0

Yayım Tarihi

2018

Cilt

Kağıt Kapak (Paperback)

Yazar Hakkında

Altan Arısoy

Altan Arısoy

1948 Ermenek doğumluyum. Dört yaşımdaydım babam öldüğünde. Yetim ve yoksul büyüdüm.
İlkokulu bitirdim. Anam beni bir terziye çırak verecekti ki, kıyameti kopardım. “Ben okula gitmek istiyorum” diye tutturdum.
Bir öğretmenimizin evine gittik. Anacığım durumu anlattı. “Okumak istiyorum diyor. Ama ben okutamam. Hiç bir gerlirim yok. Bize bir yol gösterin.” Öğretmenimiz de; “merak etme, ihtiyaçlarını karşılayamasanız bile ilkokulu bitirdiği gibi ortaokulu da bitirir. Sonrasına tekrar bakarız.” Dedi.
Ortaokula böyle başladım.
Ailemizde okur-yazar kimse yoktu. Bu durum beni kamçıladı. Kitap, defter, kalem, giysi gibi eksiklerim sadece ortaokulda değil, yatılı girdiğim öğretmen okulunda da devam etti. Hemen bütün yazılı sınavlarımda düzgünce kestiğim ve çizdiğim harita-metot defterimin sayfalarını kullandım. Kurşun kalemimin iki ucunu da sivriltirdim. Sınav sırasında bir terslik olmasın, diye. Çünkü; kalem açacak bir aracım ve genellikle yedek bir kurşun kalemim de olmazdı.
Okulu iyi bir derece ile bitirdim.
Sınıf öğretmeni olarak 8 yıl çalıştıktan sonra da, Buca Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler Bölümü...
Meslek yaşamım ideali aramakla geçti. Bu yüzden 13 kez görev yerim değiştirildi. 10 yıl kadar sürgünlerde ve kötü koşullarda görev yaptım.
Anam 1987 de ölünceye kadar -6 yıl dışında- hep yanımda taşıdım. Zorluklara birlikte katlandık.
Son olarak Anamur İmam-Hatip Lisesinde 6 yıl...
Türkiye’nin geleceğiyle ilgili aydınlık beklentilerim giderek azaldı. Devlet, eğitim politikasıyla da Türkiye cumhuriyetinin temellerine dinamit koyuyordu.
Çalıştığım okulda başlayan başörtüsü sorunu büyüdü. Önceki yıllarda sadece Kuran-ı Kerim derslerinde baş örtüsünün takıldığı, ulusal basında örnek gösterilen bir İmam-Hatip okuluyduk. Ulusal basına bu kez ters açıdan konu olduk. Biz haklıydık. Gelen bakanlık denetmenleri bize karşı bir şey söylemiyorlar ama, işi de örtbas ediyorlardı. Okul yöneticilerini ise “devam edin” diyerek destekliyorlardı.
Emekliliğimi istedim...
1973 yılından bu yana yerel gazetelerde, gazete ve dergilerin okur sayfalarında, sonraları kemalist-ulusalcı internet sitelerinde makaleler yazdım.
Devletin yatılı okuttuğu, laik-bilimsel ortamda eğitilen bir Atatürk öğretmeniyim.
1969 yılında Doğan Avcıoğlu’nun “Türkiyenin Düzeni”eserini satırlarını çizerek okuduktan sonra Türkiyenin bütün sorunlarının Atatürkçülükle çözüleceği sonucuna vardım. Atatürkün gösterdiği yoldan ayrılışımız inanılacak gibi değildi. Atilla İlhan’ın “Hangi Atatürk” kitabı ise bu alanda bilimli, bilinçli ve kararlı bir aydın olmama ilham kaynağım oldu.
Bu kutlu savaşımda bir yerim olursa, ne mutlu bana.

Neden Yeniden Kemalizm?
Çünkü; Türkiye Cumhuriyetinin temeli Kemalizmdir.
Çünkü; Kemalizm’e son vermek Türkiye cumhuriyetini yıkmak demektir.
Çünkü; kemalist temel üzerine yükselen Cumhuriyet 20. Yüzyılın ilk yarısında toplumumuzu çağlar ötesinden uygar dünyaya taşıyarak, dünya uluslar ailesinin saygın bir üyesi yaptı.
Çünkü; Türk devrimi 20. Yüzyıla damgasını vuran en büyük hareketlerden biridir.
Çünkü; Kemalizm geçmişte kalan nostaljik bir anı değil; kurtaran, kuran, yüzyıllar ötesine uzanan ilerici değerleri taşıyan, geleceğimizin öncüsü olan ve Türk halkına özgü olmakla birlikte, evrensel nitelikleriyle dünyaya da örnek olabilecek bir siyasal sistemdir.
Ne yazık ki; bu kadar büyük bir harekete sahip çıkma konusunda yeterli mücadele verilemediği gibi, Atatürk’ten sonra iş başına gelen bütün iktidarlar karşıdevrime -halk dalkavukluğu yaparak- destek olmaktan da geri durmadılar.
Diyebiliriz ki; Türkiye cumhuriyetine ihanetin bu boyutlara ulaşması, Türkiye cumhuriyetini yönetenlerin bilerek yaptığı kötülüklerin sonucudur.
Devrim düşmanlarının inanılmaz derecede iftira, karalama ve sövgü kampanyalarına karşı çok az sayıda aydın dışında ciddi ve tutarlı savaşım veren olmadı.
Oysa Türk ulusunun ve Türkiye cumhuriyetinin varlığıyla, geleceğiyle ilgili tuzaklara, kumpaslara, düşmanlıklara yaşamsal derecede önem verilmesi, bu konuda yapılan saldırılara her yurttaşın bilgi ve bilinçle karşı koyması gerekiyor.
Sanki futbol dedikodusu yapılıyormuş gibi; Atatürk ve Kemalizm konusunda herkes fikir sahibidir. Ama bilgi sahibi değildir.
Türk halkı, bu büyük devrimi ulusun önüne düşerek gerçekleştiren Atatürk’ü; devrimin niteliklerini, yasalarını, devrim yıllarında yaşananları bilmiyor.
Çünkü; öğrenmesi istenmedi.
İftiraların, karalamaların, uydurmaların, akıl dışı düşmanlıkların yayılmasına izin verildi.
Bu konuda görevli kurumlar ve akademisyenlerin önlerini açmak yerine, onlara engel olundu. Susturuldular. Birçoğu da bedelini yaşamlarıyla ödediler.
O’nun izinde olduğunu söyleyenler, kurduğu partinin yöneticileri ve çoğu parti üyesi on yıllardır “sosyal demokrat” olmakla övünürler. Kemalizm’i anmazlar. Bu kaçışı “ilericilik” sayarlar(!.)
Konunun ne denli önemli ve yaşamsal olduğu, neden karşıdevrimin iktidarı ele geçirdiği yalnızca bu çarpıcı örnekten bile anlaşılabilir.
Bu kitap, Türk devrimi, Atatürk ve Kemalizm konularında bilgi sahibi olmak isteyenlere yardımcı olmak amacıyla yazıldı.
On yıllardır ortaya atılan ve son yıllarda iyice azgınlaşan kimi iftiralara yanıtlar verildi.
Kitabın, her yaştaki okurun Atatürk ve Türk devrimini kavrama çabasında yol göstereceği umuduyla…
İstekli, yararlı, güzel okumalar…

Değerlendirmeler

Henüz değerlendirme yapılmadı.

Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.