İnsanın kendisini anlaması, başına gelen veya karşılaştığı olayları anlamlandırması zaman ve emek gerektiren bir yolculuk. Bazılarımız bu yolculuğa yalnız başımıza çıkıyoruz, bazılarımız niyet edip yola çıkıyor ama yarı yolda U dönüşü yaparak yarıda bırakıyoruz, bazılarımız ise hiç çıkmıyoruz.
Ben bu yolculuğa çıkmaya 40’lı yaşlarımda niyet ettim, yola koyulmam 50’li yaşlarımı buldu. Şimdi 60’lı yıllarımı yaşıyorum ve anladım ki bu yolun bir sonu yok. Yolda bazen çok hızlı ilerliyorum, bazen geride bir şeyleri bırakmış olduğumu hatırlayarak geri dönüp geçtiğim yolları yeniden kat ediyorum. Geçtiğim yol bazen taşlı-topraklı, bazen yemyeşil, bazen yağmurlu, bazen pırıl-pırıl güneşli. Yolda gördüğüm manzara bazen içimi coşkuyla, bazen hüzünle dolduruyor, ancak çoğu zaman şaşırtıyor.
Evet yolun sonu, “ben oldum” diyeceğiniz bir son durağı yok. Ancak öğrenip cebime koyduğum şeyler öyle kıymetli ki herkes böyle bir yolculuğa çıksın, benim deneyimlediklerimi deneyimlesin istiyorum. Sonra diyorum ki herkesin yaşamı ve yürüyeceği yol kendisine özel, ben ancak ilham olabilir, yolculuk sırasında karşılaştıkları veya karşılaşabilecekleri olaylara farklı bir bakış açısıyla bakmaları için ufuk açabilirim.
Kariyerimde İkinci Bahar’ı okurken sadece kariyer öyküme değil, kendi içime yaptığım yolculuğa da şahit olacaksınız. Ve aynı zamanda; öyle dibe vurmadan, her şeyinizi kaybetmeden de kendi içinize yolculuk yapılabileceğine, yapılması gerektiğine…
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.